Neler demediler ki? “O tek göz oda kulübede neler çeviriyorlar kim bilir?” mi demediler? Çiko ile aralarında münasebetsiz ilişkiler mi kurmadılar. Zagor’a, strec pantolonundaki yamayı da vurgulayarak gay göndermeleri mi yapmadılar... Kahramanımız Zagor bu söylentileri çıkaranların seviyesine inecek, bu nahoş söylentileri tekzip edecek tıynette biri değil zaten ancak gerçekleri de biri yazmalı.
Frida Lang
Zagor’un kadınlarını en önemlisinden başlayarak sıralarsak ilk sırayı elbette, ilk olarak kaybolan nişanlısını aramak için karşılaştıkları Avusturyalı aristokrat Frida Lang alacaktır. İlk gördüğünde Zagor’a abayı yakan Frida, başka bir maceralarında Zagor’la mercimeği fırına vermiş, Zagor’la beraber yatarak bir gece geçirmiş üstüne üstlük Zagor’un da bir an aklını başından almış, neredeyse Zagor’u evliliğe ikna edip hepimizi korkutmuştur.
Neyse ki Zagor bu durumdan son anda da olsa kaçarak kurtulmuştur ancak Frida daima aklının bir köşesinde sevdiği kadın olarak durmakta, rakıyı fazla kaçırıp sarhoş olduğunda “Fridaaaoo” diye ünlemekte, Darkwood’daki kulübenin etrafındaki cümle mahlukatı uykusundan etmektedir.
Gambit
Virginia
Elettra Warton
Elletra, Zagor’un bir macerasında, çok zengin olan bay Warton’u bir maden göçüğünden kurtarmaya çalışmış ancak başaramamış bu vesile ile bayan Warton ile tanışmıştır. Bayan Warton’un tek kızı olan Elettra Zagor ile ilk tanıştıklarında 9-10 yaşlarında bir kız iken, yıllar sonra tekrar karşılaştıklarında adeta taş kesilmiş, Zagor’un aklını başından almış, Zagor’un hatunları listesine bu şekilde bir giriş yapmıştır. Şu ana kadar önemli bir aktivitelerini göremesek de yüksek potansiyeli ile bu listeye girmeye hak kazanmıştır.
Marie Laveau
Margie Coleman

Arkeolog Coleman’ın sarışın kızı olan Margie, şirin bir karşı cins olarak Kandrax’lı bir macerada Zagor’un karşısına çıkmış, ilişkileri Kandrax’ın Margie’ye yönelik tehditleri sebebiyle koruma içgüdüsü ile başlayıp, farklı içgüdülerle sürmüş, götü başı açıkta dalyan gibi kızılderililerden bunalan Zagor’un maceraya daha bir konsantre olmasını sağlamış ve etraftaki testosteron oranını düşürmesini bilmiştir. Macera sonunda ateşli öpücüklerle ödüllendirilen Zagor bir kırık kalp de ha bu diyarda bırakarak yoluna devam etmiştir.
Netice itibariyle Zagor, aşk hayatında çeşitliliğe önem vermiş, uzun süreli ilişkilerin nasıl kolayca tükendiğini bildiğinden kısa ama vurucu ilişkilerle daima özgür bir cinsel kimlik sergilemiş, kimseye bağlanmamış, motto olarak “Seversen z.kilirsin, z.kersen sevilirsin”i benimsemiş, arasıra Frida’nın adını sayıklasa da hiçbir zaman dönüp arkasına bakmamıştır.
Netice itibariyle Zagor, aşk hayatında çeşitliliğe önem vermiş, uzun süreli ilişkilerin nasıl kolayca tükendiğini bildiğinden kısa ama vurucu ilişkilerle daima özgür bir cinsel kimlik sergilemiş, kimseye bağlanmamış, motto olarak “Seversen z.kilirsin, z.kersen sevilirsin”i benimsemiş, arasıra Frida’nın adını sayıklasa da hiçbir zaman dönüp arkasına bakmamıştır.